27 Ağustos 2010 Cuma

Babajim bu nassı stüdyo

Geçtiğimiz aylarda İstanbul Beyoğlu’nda bir kayıt stüdyosu açıldı. Adı Babajim. Hiç alıştığımız türde stüdyolardan değil. Öncelikle akustik, teknik ve ses anlamında uluslararası kalitede işlere imza atabilecek bir altyapısı var. Öte yandan o stüdyoda uzun zamanlar geçirecek müzisyenler için müthiş konforlu ve samimi bir ortam oluşturulmuş. Stüdyonun dört ortağından üçü zaten çok deneyimli ses mühendisleri ve stüdyo adamları. Bunlardan ilki Pieter Snapper. İTÜ MİAM Stüdyolarının kuruluşu sırasında Türkiye’ye geliyor ve geliş o geliş. Bir yandan MİAM’da ders vermeye devam eden Pieter bugüne kadar sayısız Türkçe albüme de katkıda bulunmuş bir adam. Bir diğer ortak Reuben De Lautour’un da Türkiye’de bulunma nedeni Pieter gibi aslen MİAM. O da bir yandan ders veriyor. Üçüncü ortak Alp Turaç ise Türkiye’nin en deneyimli en yetkin ses mühendislerinden biri.
Ama bu üç önemli müzik adamının dışında bir ortak daha var ki; yaptığı iş gereği belki onu daha iyi tanıyorsunuz: Buket Doran. Hani yıllardır Şebnem Ferah Konserlerinde bas gitarıyla izlediğiniz o güzel kız. Buket, müzisyenliğinin dışında bir süredir Şebnem Ferah’ın idari ve halkla ilişkiler menajerliğini de yapıyor.

Dünya çapında bir iş

Babajim için; bugün teknik altyapısı ve sunduğu seçenekler itibariyle Türkiye’nin en özel kayıt stüdyosu denilebilir. Özel tasarlanmış ve hareketli akustik mimarisinden; sanatçılara hem birlikte hem de ayrı ayrı kayıt yapma imkanı verebilen tasarımından etkilenmemek mümkün değil. Bir diğer önemli özelliği de; provasından, kaydına, mix’inden, mastering’ine kadar her türlü hizmeti tek kalemde verebilen bir stüdyo olması Babajim’in. Kaldı ki İstanbul’un en güzel semtlerinden birinde dünya standartlarında kayıt yapmak için can atacak birçok yabancı sanatçının iştahını şimdiden kabartıyor.

Birçok müzisyenin, içinden “iyi, güzel de müzik piyasası bu haldeyken biz kendi cebimizden nasıl karşılayacağız o stüdyonun masraflarını” dediğini duyar gibiyim. Babajim ekibi, birlikte çalışacakları müzisyenlerin beklentilerine göre çözümler üreteceklerini, kimsenin gözünün korkmaması gerektiğini söylüyorlar. Bir de müjdem var: Önümüzdeki yıl itibariyle Babajim, kimi sponsorların desteğiyle “Sanatçı Geliştirme Programı”na başlayacak. Yani özel yöntemlerle seçilecek yeni sanatçılara stüdyonun kapıları ardına kadar açılmış olacak. Belki de farklı müzik türleri üreten birçok yeni isim cebinden beş kuruş harcamadan dünya standardında bir stüdyo süreci yaşama şansına erişecek bu vesileyle…