9 Eylül 2010 Perşembe

Asıl Egemen Bağış'ı Yuhlayanlara Yuh!

Çok sevdiğim, süper kadın, iyi arkadaş Vatan Gazetesi yazarı Mutlu Tönbekici'nin kaleme aldığı yazı.  Sapla samanı karıştırdığımız, büyük resmi göremediğimiz, sürü psikolojisi içinde "benden olmayan gitsin" dediğimiz her an için büyük bedel ödeyeceğiz. Çok iyi niyetle şunu söylemek istiyorum: taraf olmak iyi birşeydir. Ama taraf olmak için bilgi ve fikir sahibi olmak gerekir. Eğer bir sürüye dahil olmak için taraf oluyorsanız bunun cahil bir futbol taraftarının yaptığından farkı yoktur. Bu durumda hangi tarafta olursanız olun ne kendinize ne memleketinize faydanız olur. Şimdi Mutlu'nun söylediklerini o gözle okuyun lütfen...

Mutlu TÖNBEKİCİ / VATAN
Esas size “yuh!”
Yurtta değilim, o yüzden U2 konserine gidemedim. Fakat internetten bütün detaylarını okudum. Bono sahneye çıkıp, İstanbul’da konser vermeleri için kendilerini davet eden ve köprü üzerinden yürümelerini de sağlayan Egemen Bağış’a teşekkür etmeye kalkınca bütün stat “yuh” çekmiş.
Kimse kusura bakmasın ama buna en hafifinden “ayıp” denir.
Yıllarca “insan hakları ihlali var” diye gelmiyorlardı. Daha doğrusu biz öyle sanıyorduk. Şimdi ağız mı değiştirdiler, hakikaten öyle miydi bilemem.
Yıllarca yüreğimiz buruluyordu, yanı başımızdaki fındık kadar Atina’ya, mercimek kadar Selanik’e geliyorlar ama devasa İstanbul’u pas geçiyorlar diye.
Çok iyi hatırlıyorum vizesi olan yüzlerce insan Türkiye’de Selanik’e U2 konserine gitmişti.
Bize parası da insan hakları da olmayan ülke muamelesi yapıyorlardı.
Atina’da bir gece bile kalmamışlar.
İstanbul’da beş gün kalıyorlar.
Ajanslar şakır şakır fotoğraf ve haber geçiyorlar tüm dünyaya.
Yurtdışında olduğum için görebiliyorum gazetelerdeki haberleri. İnanamazsısnz!
Dansözünden köprü üzerinden yaya geçmesine kadar kocaman kocaman görüyorlar haberleri. Bir gazetede Bono’nun Sümmeye Erdoğan’nın elini Romeo gibi öpmesi neredeyse çeyrek sayfa büyüklüğünde basılmıştı. Yunanlılar kıskançlıktan gebermek üzere. Kriz içinde olan biziz, biz niye bunu değerlendiremedik diye tırnaklarını yiyorlar..
Buna mı “yuh” çektiniz?
Egemen Bağış’ın “İstanbul’da bir konser size yakışır” demesine mi “yuh” çektiniz?
Köprünün önlerine açılmasına mı “yuh!” çektiniz?


***
Anladık “hayır”cısınız.
Anladık AKP ile ilgili her şey sinirinize dokunuyor.
Ama birazcık hakkaniyet kırıntınız da yok mudur?
Alkışlamayın, sessiz kalın ama “yuh” çekmek nedir?
Kime ve neye “yuh”?
Dünyanın en büyük grubunun ve gösterisinin İstanbul’a gelebilmesine mi “yuh”?
İslamcı denilen bir iktidarın evine bir rock yıldızının girmiş olmasına mı “yuh”?
Dünyanın ağır bir kıskançlıkla Bono’nun İstanbul maceralarını sayfa sayfa vermesine mi “yuh”?
Zülfü Livaneli’nin Bono’nun sahnesinde çıkıp tek bir şarkı ile ortalığı inletmesine mı “yuh”?
Ben söyleyeyim:
Esas size “yuh”!


***
Ben söyleyeyim neye “yuh” çekilir...
Bundan önceki iktidarların gidip görüşmeyi akıllarına bile getiremeyecek kadar dünyadan kopuk, köhne, içi geçmiş olmasına “yuh!”
Böyle bir girişimi akıl edememiş olan çağdaş, laik, demokrat, Atatürkçü ve dahi kendi kendilerine daha ne vehmediyorlarsa muhalefete “yuh!”
Bütün “gelsinler Türkiye’ye!” imza kampanyalarına rağmen bu işi becerememiş bilumum organizatörlere “yuh!”