25 Mayıs 2009 Pazartesi

Batı Yakası'nın Hikayesi


PMD Yapım'ın ilk prodüksiyonu olan Batı Yakası'nın albümünü dinlemem için beni davet ettiğinde kadim dostum albümün prodüktörü Selim Serezli'nin gözlerindeki heyecan ifadesini görüp sevindim. Şirket kurulalı epeyce bir zaman geçmişti. PMD'nin kuruluş amacının sanatçısına 360 derece hizmet vermek olduğunu en başından beri biliyorum. Aslında şirketin ortaklarından biri olan TMC'nin müzik tarafı bu tarz bir uygulamayı uzun bir süredir yapıyordu. Sanıyorum fikir de buradan doğdu. Bir süre prodüksiyon işine girmediler. Konser ve organizasyon taraflarına ağırlık verdiler. Tabii bunda sektörün içine düştüğü açmaz da büyük rol oynadı. İlk prodüksiyonlarını o kargaşa içinde heba etmek istemediler haklı olarak.
Derken PMD Yapım, Rock'n Dark Express'in 2008 birincisine albüm çıkartacağını duyurarak ilk prodüksiyonunun müjdesini verdi. Yarışmanın birincisi Batı Yakası iyi olmasına iyi gruptu ama biz daha önceki yarışmaların birincilerinin prodüktörlerin elinde -sırf albüm yapma sözünü verdiler diye- yaptıkları uyduruk prodüksiyonlar nedeniyle nasıl çarçur edildiğini gördük defalarca. Çok şükür bu kez öyle olmadı.
PMD Yapım bir ilke imza atarak (Batı Yakası'nın ne kadar şanslı bir grup olduğunu da belirtmek isterim) gruba ciddi bir prodüksiyon yatırımı yaptı. Çok iyi müzikal prodüktör ve aranjörlerin elinde o şarkılar yeniden hayat buldu. Albüm satsın diye işin içine cover (icra) parçalar sokulmadı.
Albümün kapağını Türk rock ve metal aleminin efsane çizeri Apdülkadir Elçioğlu (Aptülika) çizdi. Kapakta "hall of fame" (ünlülerin bir arada bulunduğu bir salon) var. Ve kapıdan Batı Yakası elemanları giriyor. Ön kapakta büyük çizimin bir kesiti yer alıyor. İç kapakta ise çizimin tamamı var. Sağolsun Aptülika müzik yazarı olarak beni de çizmiş. Hem de en önde kocaman... Şafak'la (Ongan) beraberiz. Aslında kocaman olan ben değilim galiba yanaklarım :) Aptülika ellerine sağlık. Beni ve yanaklarımı gülerken bu kadar güzel çizen biri olmamıştı. Haa bir de hakkını yemeyeyim ve saygıyla anayım; Hey Dergisi'nde stajyer muhabir olarak çalıştığım yıllarda bizim yine Aptül gibi efsane olarak gördüğümüz Tuncay Batıbeki tarafından çizilmiş bir karikatürüm var. Yıllardan '87... Bilmeyenler için dipnot; Tuncay Batıbeki Köprüaltı'nda teybe bir Led Zeppelin kaseti koyarak Kemancı efsanesini başlatan kişidir aynı zamanda... Kimbilir nerelerde...
Selim Serezli ile albümü dinledik. Ben albümü ve sound'unu çok beğendim. Arkasındaki emeği ve gösterilen tavrı çok takdir ettim. Bunun üzerine Selim bana şöyle bir şey teklif etti; "tıpkı kitaplar için geçerli olduğu gibi albümün arkasını çevirince bir müzik mağazasında, tüketici bu albüm ne menem birşeymiş fikir sahibi olsun istiyorum dedi." Ve tabii ekledi, "bir paragraf birşey yazar mısın..."
Sanıyorum bu benim için de bir ilk olacaktı. Zamanında yine Selim'in çabalarıyla (o zaman SONY BMG'de çalışıyordu) MaNgA'nın ilk albümü için benzer birşeyler yapmıştık. Ben, Kutlu (Özmakinacı) ve Şafak (Ongan) birer cümlelik görüş beyan etmiştik albüm için ve o görüşlerimiz müzikmarketlerdeki posterlerde, foto bloklarda yer almıştı.
Yani albümle ilgili yazı yazmadan verilen görüş olması itibariyle ikinci ama albüm arkasına yazmak anlamında bir ilk... Ve sanıyorum albümün arkasına yazdıklarım bütün görüşümü özetliyor:

"Grubun adının Batı Yakası olması sizi yanıltmasın. Hem yüzünü batıya dönüp; hem de nağmeli gırtlak, dokuz sekiz ritme boyun eğmeden Türkiyeli bir rock sound'u çıkarmak kolay iş değil. Kendi şarkıları ile Türkiye'nin dört bir yanındaki onlarca akranı arasından sıyrılıp birinci olan Batı Yakası; yarışmadan gelme gruplar arasında da birçok özelliği ile farklılık gösteriyor. Örneğin; birincilik ödülü olarak, adet yerini bulsun diye yapılmış ilk albümlerden biri değil bu albüm. Arka planında uzun bir zaman yayılmış ve son derece profesyonel bir hazırlık süreci var. Bu da; elinde şarkıları ve umutları ile gelen genç bir gruptan yapımcıların doğru yaklaşımla ne renkler çıkartabileceğine dair bir ders niteliğinde.
Albümün tanıtımını kolaylaştırmak için sıkça başvurulan yöntemler vardır ünlü biriyle featuring yaptırmak ya da bilinen bir şarkının cover’ını söyletmek gibi. Bu yöntemlere de karşı olmamakla birlikte yeni ve genç bir rock grubunun kendi şarkılarını ön plana çıkartmak için gösterilen bu çabayı da takdir etmek gerek. Evet, albümde tamamı grubun imzasını taşıyan 10 tane şarkı var. Cover yok, featuring yok…
Dediğim gibi usta müzik profesyonellerinin elinde genç bir rock grubunun müzikal macerasının hangi noktalara gelebileceğini merak ediyorsanız Batı Yakası’nı dinleyin. Albümün müzikal prodüktörü Cem Özkan başta olmak üzere; Gece Yolcuları’ndan Uğur Arslantürkoğlu, DörtXDört’ten Göktuğ Şenkal ve Cellisima’dan Gülyar Balcı’nın da emeğine sağlık. Emsal teşkil etmesi bakımından benim için büyük önem taşıyor bu proje. "


Bunu biraz kısalttık Selim'le birlikte. Ama ben tamamını sizle paylaşmak istedim.