12 Ocak 2011 Çarşamba

Spor, sanat, bira...

Özgürleşmek nasıl bir şeydir? Önce kendinizden, önyargılarınızdan sıyrılmaktır.. Birini sevmektir örneğin, bir sanat eserinin karşısına geçip ağzı açık hayallere dalabilmektir. Bu dünyanın işlerinden sıyrılmak istiyorsanız bir tiyatro oyunu izleyin, bir heykele bakın. Nasıl olsa dönüp dolaşıp gözünüze sokacaklar o "dünya işleri"ni; siz arada rahat bir nefes alın.
Ben bir sanat eserine tüküremem, ucube diyemem. Mağaralarda, ava gittiğini resmeden adam da sanatçıydı; ben ona inanırım.
Yasak nasıl birşeydir peki? Bütün yasaklar; engellemek istediğiniz her ne varsa onu kışkırtır.  Çok mu içki içiyormuş gençler? O zaman küçük yaştan itibaren basketbol oynamasını öğütleyin; tiyatroya götürün, bazı heykellerden söz edin ona.
Asla bir heykele bakıp "evladım bak bu ucube", "Efes Pilsen bir spor kulübüdür ama işte bira çağrıştırdığı için kötü", "Kanuni bir süper kahramandı" falan demeyin. Bırakın gençler kendi karar versin.