Ben aslında her şeyi çok önemsiyorum. İçimden bir adaya gitmek geliyor. Sanki doğanın kopan bir bağlantısıdır ada... Kendinden kaçmak için iyi bir fırsattır. Öte yandan yer altından bağlıdır karaya. Koptum sanarsın, yalandır.
Memleketini sevmek iyi birşeydir. Çoğunluk, bildiğiniz fikirleriyle küçük hayatını sürdürürken, sen ayrıntılara takılırsın. Yok; aman memleket elden gidiyor derdinde değilim. Ama dostluk ve kardeşlik mesajlarını da yemeyen biriyim. Bu arkadaşların inandığı değerler itibariyle "iç"lerinden geleni yaptığına inanıyorum. O nedenle "hidden agenda"ya hiç gerek yok. Artık bildiğiniz ajanda, her şey ortada. Dahasını da göreceksiniz.
Eğer islami esaslara göre heykel put olmayaydı, belki ucube demezdi. Bu tamamen içindeki estetikle ilgili.
Öte yandan, bu bir hizmet yarışıdır belki. Hizmet duble yoldur, kent hastanesidir, bir sürü şeydir. Ama senin halkın rüşvet yiyen bir halk olmak yerine sana saygı duysun; mesela okuduğun bir kitaptan söz et halkına siz de okuyun de...İster esirgeyen bağışlayan Allah''ın adıyla, ister gündelik tavsiye... Hizmet odur. Ayrıksı ot konuşmaları bunlar, kimsenin derdi o değil.
O halkın, çocukları olacak. Belki senin temenni ettiğin gibi 3 tane... Onlardan biri bir gün eylemde seni eleştirirse yanağından makas alacak cesaretin var mı? Ne kadar güveniyorsun kendine...
Saldım çayıra mevlam kayıra olmasın, sen iki kişiden biri beni seçti diye ego denizlerinde boğulma, iki kişiden biri kitap okursa sevin amacın o olsun. Büyük şairdir ama, arada Necip Fazıl dışında bir şeyler de oku; Nazım'ı politikana araç etme; Yazan insanlar senin seçim konuşmana göre şekillenmez; sana şekil vermelerine izin ver. Bana memleketimi seviyorum deme. Sen seni sevenleri seviyorsun, biat ederleri seviyorsun. Seni sevmeyenleri anladığın gün gel konuşalım.